Press Release 5.10.17 TR

İşbirliği ve Birlikte Yaşam Köprüleri Kurmak İçin Birbirinin Dilini Öğrenmek

Kıbrıs’ta dini aktörlerin, din adamlarına ve laiklere ilk kez Yunanca ve Türkçe öğrenmeleri için fırsat sunan yeni ortak projesi, RTCYPP Ofisi tarafından 5 Ekim 2017'de Dayanışma Evi’nde başlatılacak.

Dil Kursuna giriş dersi, RTPYPP içinde faal olan Yunan Ortodoks, Müslüman, Ermeni Ortodoks, Maronit ve Latin Katolik inanç cemaatlerinden Kıbrıs'ın ilgili dini aktörleri tarafından isimleri verilen toplam 20 papaz, imam, rahibe velaik kişiler için verilecek.

Yunanca ve Türkçe sınıfları, haftalık ve eş zamanlı yapılacak. RTCYPP Ofisi’nin ev sahipliğinde düzenlenen kurslarda, katılımcıların birbirlerini tanıma ve öğrendiklerini uygulama fırsatı bulacağı ortak bir zaman da yer alacak.

İsveç Büyükelçisi Anna Olsson Vrang“Diğer toplumun dilini öğrenmek ve konuşmak, bölünmüş bir ülkedeköprü inşası için somut bir önkoşul olabilir" dedi.

"Kıbrıs barış görüşmelerindeki mevcut duruma rağmen, İsveç Elçiliği himayesindeki RTCYPP Ofisi’nin manevi ve maddi desteğimiz sayesinde böylesine önemli bir somut adım atmasından dolayı memnuniyet duyuyoruz”.

RTCYPP Ofisi Koordinatörü Salpy Eskidjian, "Kıbrıs'ın dini liderleri, onlarca yıldır bölünmüş olan bu adada birarada yaşam ve barış arayışı için birbirlerinin ana dilinde iletişim kurmayı öğrenme konusunun son derece önemli olduğu yönünde aynı fikirdedirler ve RTCYPP'nin bu yeni, heyecan verici girişimine tam destek veriyorlar" dedi. " Dini liderlerin de rızasını alan Dil Kursu’nun daha fazla papazın, imamın, rahibenin ve aynı zamanda laik kadın ve erkeklerin veya diyalog, işbirliği ve birarada yaşama inanan inanç topluluklarının, çemberin ve çabalarımızın genişletilmesine yardımcı olacağını umuyoruz.

Pilot proje, Kıbrıs'taki dini liderlerin tam destek ve onayını takiben, RTCYPP Ofisi tarafından başlatılmakta, organize edilmekte ve finanse edilmektedir. Büyükelçi Olsson Vang, Dil Kursunu açarak, katılımcıları karşılayacak. RTCYPP Ofisi, Kıbrıs'taki dini liderlerin Kıbrıs'taki güven ve barış inşasına olumlu katkıda bulunmayı amaçlayan ortak girişimleri teşvik etmektedir.

Turkish translation of English press release

Press Release 16.11.17 TR

Kıbrıs'ın Dini Liderleri Uluslararası Hoşgörü Günü’nde Buluştu

Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yolu Ofisi’nin (RTCYPP) üst düzey toplantısı, 16 Kasım 2017'de Uluslararası Hoşgörü Günü’nün 22’inci yıldönümü ile örtüşerek gerçekleşti. Toplantı, İsveç’in Kıbrıs Büyükelçisi Sayın Anna Olsson Vrang'ın ev sahipliğinde Lefkoşa'daki ikametgâhında yer aldı.

Toplantıda Ekselansları Kıbrıs Kilisesi Başpiskoposu Hrisostomos II, Ekselansları Müftü Talip Atalay, Ekselansları Kıbrıs Ermeni Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Khoren Doghramadjian, Latin Patrik Vekili ve Kıbrıs Apostolik Kilisesi’nin temsilcisi Peder Jerzy Kraj ve Papaz Ibrahim Khita ile Ekselansları Kıbrıs Maronit Kilisesi Başpiskoposu Soueif hazır bulundu.

Büyükelçi Olsson Vrang, “Bugünkü dini liderler toplantısı Uluslararası Hoşgörü Günü’ne denk geldi. Liderlerin insan hakları, barış ve uzlaşı için birlikte çalışmaya olan bağlılığı, bugünün ruhunun, yani evrensel değerler olan karşılıklı saygı ve hoşgörünün bir kanıtıdır. Bu bağlamda, cesaret ve liderliklerinden etkilendim ve başkalarına ilham kaynağı olmasını diliyorum” dedi.

Dini liderler, farklıklarına rağmen diyalog ve işbirliğine olan bağıllıklarının teyidiyle "Kıbrıs’ta din, dil, kültür ve etnik köken çeşitliliğinin çatışmanın bahanesi değil, hepsini zenginleştiren bir hazine" olacağını gösterdi.

Dini liderler, Kıbrıs'ın dini mirası ve Kıbrıs'taki dini özgürlük ile ilgili son gelişmeleri ve yılın geri kalan dönemi için ortak planları tartıştılar.

Kıbrıs'taki tüm ibadet ve dini miras yerlerine saygı gösterilmesi, izin verilen bu yerlerin doğru kullanımı ve restorasyonu için siyasi liderliğe müdahale etmeye devam etmeleri yönündeki taleplerini tekrarladılar.

Toplantıdan önce dini liderler, BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi, UNFICYP Başkanı Elizabeth Spehar ile birlikte Yeşil Hattı ziyaret ettiler.

Dini liderler, ziyareti memnuniyetle karşıladılar ve BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi’nin ortak barış inşa etme çabalarına olan ilgi ve desteğinden dolayı takdirlerini yinelediler.

Ziyaret, dini liderlere tarihi St Jacob ve St George kiliseleri yanında, diğerlerini de görme fırsatı sağladı. Dini liderler, iki kilisenin trajik durumu ve güçlendirilmesiyle ilgili İsveç Büyükelçiliği himayesindeki ortak çabalarına rağmen, acil eylem eksikliğinden dolayı üzüntülerini dile getirdi. 

Turkish translation of English press release.

Press Release 29.11.17 TR

Hala Sultan Tekke'ye 11. Özel Hac

Mawlid al-Nabi veya Türkçede Mevlid Kandili, Peygamberin doğumunun takibi ve kutlanmasıdır. Mevlid Kandili, İslami takvimin üçüncü ayının 12. gününde Rabi'al-Awwal olarak kutlanmaktadır. Mevlid Kandili, 29 Kasım akşamı başlayıp 30 Kasım 2017 akşamı sona eriyor.

Müftü Talip Atalay, "İsveç Hükümeti'nin himayesinde RTCYPP Ofisi'nin desteğiyle Kıbrıs'ın dini liderleri olarak ortak çabalarımızla Hala Sultan Tekke'ye bu özel hac dolayı minnettarız. Bir kez daha kalplerimiz umutla dolu. Bugünkü hac, Kıbrıs dini liderlerin dini özgürlük, insan hakları ve uzlaşma için birlikte çalışmaya devam etmeye kararlılığının kanıtıdır. Çabalarımızı destekleyen herkese minnettarız." dedi.

Bu özel hac, Kıbrıs Müftüsü tarafından düzenlendi, Kıbrıs Dini Liderler arasında Diyalog için Ofis (RTCYPP) tarafından koordine edildi ve UNFICYP ve BM Polisi tarafından kolaylaştırıldı. Bu, 2014'ten beri 11. hac ve 2017'de RTCYPP'nin çerçeve anlaşmasında düzenlenen üçüncü hac oldu. Bu tarihe kadar, bu özel düzenleme ile yaklaşık 9500 hacı, Sultan Tekke Salonu'na geçip dua edebildi.

Ekselanslarıİsveç Büyükelçisi Anna Olsson Vrang ve Ermeni Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Khoren'in Temsilcisi Papaz Mashdotz Ashkarian Hala Sultan Tekkesi'ndeydi ve Mevlid Kandili nedeniyle Müftü Talip Atalay'a ve Kıbrıs'ta yaşayan tüm Müslümanlara olan en iyi dileklerini sundu. Büyükelçi Olsson Vrang,"Kıbrıs'ın dini liderleri, UNFICYP ve BM Polisine bugünkü özel hacı gerçekleştirmek için çabalarından ve işbirliğinden dolayı minnettarım."dedi.

Turkish translation of English press release.

Press Release 19.1.18 TR

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Güvenlik Konseyi’ne sunduğu raporunda Dini Yol Ofisi’nin (RTCYPP) güven artırıcı tedbirlerini onaylamaktadır

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres, en son yayımladığı 6 aylık raporunda Kıbrıs’ta dini liderlerin adada yaşayan topluluklar arasında güven inşa etmeye dönük olarak kısa süre önce attıkları adımları onaylamakta ve dini mekanlara erişimle ilgili olanlar da dahil olmak üzere ibadet özgürlüğü üzerindeki tüm kısıtlamaların kaldırılması gerektiğini tavsiye etmektedir.

Genel Sekreter, İsveç Büyükelçiliği himayesinde Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi’nin (RTCYPP) desteklediği üzere Kıbrıs’ta dini liderlerin ortak diyalog ve dini özgürlüğün teşviki konusundaki taahhütlerini takdir ettiğini ifade etmektedir.

António Guterres, RTCYPP ile ilgili olarak, dini liderlerin daha önce eşi görülmemiş şekilde ortak bir girişim etrafında birleşerek “din adamları, rahibe ve farklı dini kurumlarda çalışan ancak din adamlarından olmayan kişilere yönelik olarak Yunanca ve Türkçe dil sınıflarını” kabul etmelerinin önemini vurgulamaktadır. Genel Sekreter aynı zamanda Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi (OHCHR) ile işbirliği içerisinde RTCYPP’nin düzenlediği İnsan Hakları üçüncü Yuvarlak Masa Toplantısı’nı Kıbrıs’taki 16 dini grup ve sivil toplum kurumundan temsilcileri bir araya getiren çabaları için memnuniyetle karşılamaktadır.

Genel Sekreter aynı zamanda önemli bir güven artırıcı tedbir olarak kutsal yolculuklar ve dini hizmetlerin önemini takdir etmektedir. Bu çerçevede, RTCYPP’nin başarılarından biri olan Hala Sultan Tekkesi’ne yapılan özel ziyaretleri vurgulamıştır. Hala Sultan Tekkesi’nde UNFICYP ve Kıbrıs Müftülüğü’nün işbirliği ve Kıbrıs Kilisesi Başpiskoposu’nun tam desteğiyle Türk kökenli toplamda 2270 Müslüman hacı, raporlama dönemi içerisinde dua edebilmiştir.

Güvenlik Konseyi’ne sunulan raporda, UNFICYP’nin kuzeyde kolaylaştırılmasıyla görevli olduğu dini hizmetlere yönelik başvuru sayısında ve bu tür hizmetlere yönelik onay sayısında 2016 yılının aynı dönemine kıyasla yaşanan düşüşü endişeyle karşıladığından söz etmektedir. Genel Sekreter, Birleşmiş Milletler’in Kıbrıs Misyonu’nun, adadaki dini ibadeti zedeleyen diğer kısıtlamalar konusunda da –güneydeki camilerde dini ibadete ilişkin süre kısıtlaması da dahil olmak üzere- endişeli olmayı sürdürdüğünü belirtmektedir.

Genel Sekreter’in Kıbrıs’a ilişkin 6 aylık faaliyet raporu (Referans: S/2018/25) Birleşmiş Milletler Genel Konseyi üyelerine, UNFICYP’nin görev süresinin altı ay daha uzatılmasının görüşüldüğü sırada 17 Ocak tarihinde sunulmuştur.

Birleşmiş Milletler’in Kıbrıs’tan sorumlu Genel Sekreteri’nin raporları her sene iki kez yayımlanmakta ve UNFICYP’nin faaliyetlerini ve adadaki siyasi gelişmeleri kapsamaktadır.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin RTCYPP’ye yönelik yaptığı atıfların tam alıntısı aşağıda yer almaktadır.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs faaliyetlerine dair 6 aylık raporundan alıntı (9 Ocak)

Paragraf 24. Dini mekanlarda ibadet etme ve buraları ziyaret etmeye dair fırsatlar, her iki toplulukta da önem arz etmeyi sürdürmektedir. Raporlama dönemi içerisinde UNFICYP, 5.375’i aşkın kişinin ya tampon bölgede ya da diğer kesimde talep edilen geçişler esnasında 34 dini ve anma faaliyetine katılmasını kolaylaştırmıştır. Bunların 27’si kuzeyde, 7’si ise tampon bölgede gerçekleşmiştir. 2016 yılının aynı döneminde, toplamda 36 ayin ve anma faaliyeti gerçekleşmiştir (bunların 29’u kuzeyde, 7’si tampon bölgede olmuştur). Öte yandan, UNFICYP, sırasıyla 26 Haziran, 5 Eylül ve 29 Kasım tarihlerinde Kıbrıs’ın kuzey kısmında yaklaşık 2270 müminin Larnaka’daki Hala Sultan Tekkesi camiine geçişini kolaylaştırmıştır. 29 Kasım tarihindeki kutsal ziyaret, 2014 yılında dini liderlerin ortak anlaşmasının ardından gerçekleşen on birinci ziyaret olmuştur.

Paragraf 25. Bu tür olayların önemli bir güven artırıcı tedbir oluşturduğu göz önüne alındığında UNFICYP, 2016 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, kolaylaştırmakla yükümlü olduğu dini hizmetlere yönelik başvuru sayısının ve bu tür hizmetlere verilen onayın sayısının azalmasını endişeyle karşılamaktadır. Misyon, güneydeki camilerde dini ibadet saatlerinin sınırlandırılması dâhil, adada dini ibadetin engellenmesine ilişkin tüm kısıtlamalar kaldırılmalıdır.

Paragraf 26. Kıbrıs’ın dini liderleri, İsveç Büyükelçiliği himayesinde Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi’nin çerçevesinde ve UNFICYP’ni süregiden desteğiyle dini özgürlüğün teşviki ve ortak diyaloga yönelik taahhütlerini sürdürmektedirler. Raporlama dönemi içerisinde, dini liderler, din adamları, rahibeler ve farklı dini kurumlarda çalışan ancak din adamlarından olmayan kişiler için Yunanca ve Türkçe dil sınıflarını kabul ederek daha önce eşi görülmemiş bir ortak girişimde bulunmuşlardır. Katılımcılar, her hafta tampon bölgede bir araya gelmişler; bu durum dini kurumlar arasında diyalog ve işbirliği döngüsünü genişletmiştir.

Paragraf 27. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi OHCHR ile işbirliği çerisinde, 28 Eylül tarihinde Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi’nin 2013 yılından beri üçüncü kez insan hakları yuvarlak masa toplantısını gerçekleştir MİŞTİR. OHCHR, Beyrut Deklarasyonu yoluyla 2017 yılı Mart ayında başlatılan bir girişim olan “Haklara Yönelik İnanç” girişimini tanıtmıştır. Buna göre; inanç temelli sivil toplum aktörleri, “dini inançlar veya inanç görüşlerini kişinin elinden alınamayacak yetkilerin tümünü korumak üzere bir kaynak olarak” tanımıştır. 16 din grubu ve sivil toplum kuruluşundan dini liderler ve temsilciler, Kıbrıs’taki tartışmaya katılmışlar; Beyrut Deklarasyonu ve 18 Taahhüt, Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi tarafından Türkçe ve Yunancaya çevrilmiştir.

Turkish translation of English press release.

Press Release 7.2.18 TR

BM Genel Sekreteri Özel Temsilcisi ve BM Kıbrıs Barış Gücü Misyon Şefi, Dünya Dinler-arası Uyum haftası boyunca RTCYPP’nin barış inşası çabalarına destek veriyor

7 Şubat 2018 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi ve UNFICYP (Birleşmiş Milletler Kıbrıs Barış Gücü) Şefi Sayın Elizabeth Spehar, Kıbrıs’ın dini liderleri için yüksek önem arz eden mezarlıkları ve belli başlı dini anıtları ziyaret etmiştir. Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Chrysostomos ve Kıbrıs Müftüsü Dr. Talip Atalay ziyareti ve UNFICYP’nin verdiği desteği memnuniyetle karşılamıştır.

Neapolis Piskoposu Porfyrios ve Hala Sulkan Tekkesi’nden İmam Şakir Alemdar, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi’ni, ziyaret edilen dini anıtların durumu ve bu ibadet mekanlarına erişim ve mekanların restorasyonu konularında inanç topluluklarının karşılaştıkları bazı zorluklar konusunda bilgilendirmiştir. Özel Temsilci Spehar, Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi'ne (RTCYPP) ziyareti organize etmesinden dolayı teşekkür etti ve bu vesile ile dini özgürlükler, birlikte yaşam, barış ve uzlaşı konularında Kıbrıs’ın dini liderlerinin ortaya koydukları ortak savunuculuk çabalarına olan desteğini ifade etmiştir.

Ziyaret, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından karşılıklı anlayış ve dinler-arası diyalogun barış kültürünün önemli boyutlarını oluşturduğu düşüncesinden hareketle ilan edilen Dünya Dinler-arası Uyum Haftası’nın son gününde gerçekleşmiştir. Dini anıtlara ortak saha ziyareti, RTCYPP çerçevesi dahilinde Kıbrıs’ın dini liderlerinin dini özgürlüklerin savunulması ve Kıbrıs’taki tüm dini anıtların korunması amacıyla dayanışma içerisinde birlikte çalıştıklarına dair olumlu bir örnek sunmaktadır.

İsveç Büyükelçiliği maslahatgüzarı Sayın Peter Kvist ve RTCYPP İdari Koordinatörü Sn. Salpy Eskidjian, ziyarete eşlik ettiler. RTCYPP, 2009 yılında İsveç Büyükelçiliği çatısı altında başlatılan, yerel düzeyde daha önce eşi görülmemiş bir güven tesisi ve barış inşası çabasıdır.

 

Turkish translation of English press release.

İnsan Hakları Yuvarlak Masa Toplantısı

KIBRIS’TA DINI AKTÖRLER VE SIVIL TOPLUM TEMSILCILERI, İNSAN HAKLARI YUVARLAK MASA TOPLANTISI’NDA BIRARAYA GELEREK, INSAN ONURUNUN KORUNMASININ YOLLARINI TARTIŞTI

Eğitim insan onurunun korunmasında önemli

Kıbrıs’ta dini aktörler ve sivil toplum temsilcileri, insan onurunun herkes için eşit şekilde korunmasının önemini farklı yönleriyle ele aldı. İsveç Büyükelçiliği himayesindeki Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi (RTCYPP) tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen İnsan Hakları Yuvarlak Masa Toplantısı’nda, insan hakları konusunda disiplinlerarası açık bir tartışma yürütüldü.

Dayanışma Evi’nde (Home For Cooperation) yapılan yuvarlak masa toplantısında dini inanca, farklıklara karşı varolan önyargıların, ayrımcılık ve nefret söylemlerinin üstesinden gelinmesinde ve insan onurunun korunmasında eğitimin önemine işaret edildi.

Toplantıya BM İnsan Hakları Temsilcisi Kıbrıs Sorumlusu Roanna Tay,RTCYPP OfisiKoordinatörü Salpy Eskidjian Weiderud, İsveç Alexandria Enstitüsü Direktörü Peter Weiderud,Kıbrıs’taki farklı cemaatlere mensup din adamları ve Sivil Toplum Örgütü (STÖ) temsilcileri katıldı.

Toplantıda, Beyrut Deklarasyonu ve 18 Taahhüt konusu incelenerek, Kıbrıs bakış açısıyla değerlendirmeler yapıldı, öneriler paylaşıldı.

Mart 2017’de Beyrut’ta biraraya gelen dini aktörler ve insan hakları alanında faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri temsilcileri, insan onurunu koruma konusunda görüş birliğine varırken, dinler ve insan hakları arasında disiplinlerarası diyalog için alan yaratılması hedeflendi. Bu çerçevede, insan onuru ve eşitlik çerçevesinde, toplumların huzur ve barış içinde yaşaması amaçlanıyor.

İnsanların refahı için ortak zemin yaratılabilir

Kıbrıs’ta insanların çoğunun birbirinin inancını veya tarihini bilmediği veya yanlış bilgilendirildiği belirtilerek, özellikle çocukları insan hakları konusunda eğitmenin bu açıdan büyük önem taşıdığı vurgulandı. İnsanların birbirlerinin hikâyelerini anlamadıkları ve peşin hükümlü olabilecekleri ifade edilerek, birbirinin tarihini, diyalog kurmayı ve diğerinin inancına, nereden geldiğine bakmaksızın saygı gösterilmesinin öğretilmesinin gerektiği dile getirildi.

İnsan haklarının tartışıldığı disiplinlerarası diyalog konusunda dine karşı güvensizlik olduğu yönündeki görüşün de ortaya konduğu toplantıda, her konuda aynı fikirde olunamayacağı ancak ayrımcılık ve nefret söylemi gibi konularda tartışmanın ilerletilebileceği, tüm dinler ve insan hakları bağlamında, insanların refahı için ortak bir zeminin yaratılabileceği kaydedildi.

Kıbrıs’ta dini temsilciler arasında yürütülen diyalog sayesinde, Müftü ve Başpiskopos’un yan yana oturarak, herkesin kendi alanını gördüğünü ve bunun dile de yansıdığı örneği verilerek, buna rağmen daha çok diyalog yapılması ihtiyacından sözedildi.

Çocuklara ve gençlere sevgi ve barışın ne demek olduğu, farklı din ve inanca, etnik kökene sahip kişilere nasıl olumlu yaklaşılabileceğinin öğretilmesinin önemine değinildi.

Önyargılar kırılmadıkça insan hakları konusunda gidilecek uzun yol var

Kıbrıs’ta önyargının yüksek boyutta olduğu ifade edilerek, çocuklara farklıklara saygı göstermeyi ve ayrımcılığın ne kadar olumsuz bir şey olduğunun anlatılması gerektiği düşüncesi paylaşıldı. Toplumdaki önyargılar kırılmadıkça insan hakları konusunda daha gidilecek çok yol olduğunun altı çizildi.

Toplumlar içinde dine yönelik önyargıların kırılarak, barıştan ve sevgiden sözedilmesi gerektiği, insan haklarının kağıt üstünde güzel durduğu ancak iş bunu pratiğe dökmeye geldiğinde o kadar kolay olmadığı, bugün savaşlarda pek çok kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Farklılığın sadece farkında olmak değil, içselleştirilmesinin gerekliliği öne çıkarılarak, bunun yolunun da eğitimden geçtiği belirtildi. Birlikte yaşamın öğretilmesi, farklı dini inançlara sahip olanları anlamanın farklılıkta kayda değer yer tuttuğu aktarıldı.

Göçmenler toplumdan dışlanıyor

Kıbrıs’ın da içinde bulunduğu coğrafyada yaşanan savaşlar, adadaki toplumların göçmenler konusuna yakından ilgilenmelerine yol açıyor. Ancak göçmenlerin toplumdan dışlanmaları ve çok kültürlü toplumla nasıl yaşanacağını bilmemeleri sorun yaratıyor. Toplantı sırasında, STÖ temsilcileri, dini aktörlerinin yer aldığı bir platform yaratılması önerisi gündeme geldi.

İnsan hakları konusunu gibi alanlara dikkat çeken iyi niyetli insanların eksiliği üzerinde durularak, özellikle karar vericilerin göçmenler konusunda bazı şeyleri değiştirebileceği görüşü ortaya kondu. Sivil toplum temsilcileri ve dini aktörlerin dışında, bu gibi konularda politika belirleyicilere de görev düştüğü kaydedildi.

Tüm dini inançların gıda, barınma gibi temel ihtiyaçlarla ilgili olduğuna işaret edilerek, Kıbrıs’ta da bu durumda olan insanların bulunduğu, dini aktörlerin ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin bu konuda nasıl bir işbirliği içinde çalışacaklarının yolunu bulmaları gerektiği vurgulandı.

İnsan hakları birbiriyle bağlantılıdır; biri seçilip diğeri bırakılamaz

İnsan hakları gruplarının değerlerle ilgili ortak bir anlayış geliştirmeye çalıştığı ve bunun dini özgürlüğü de kapsadığı dile getirildi. Dini özgürlüğün de insan haklarıyla bağlantılı olduğu, insan haklarının birbirinden ayrılamayacağı düşüncesi paylaşıldı. Genelde bu tarz toplantılara önyargı ile yaklaşıldığı, dini aktörler ve STÖ temsilcilerinin din özgürlüğü ve insan onuru konusunda işbirliği yapmanın yollarını tartışabileceği aktarıldı.

Dinlerin de birbirine eşit düzeyde saygı göstermesi gerektiği, şu anda profesyonel bir alanın bulunmadığı kaydedildi. İnsan haklarının, “bu benim için uygun çünkü dindarım” ya da “şu uygun çünkü dindar değilim” diyerek seçebileceği bir menü olmadığı, bu açıdan bilginin önem kazandığının altı çizildi.

More information: www.ohchr.org