Ramazan Bayramı vesilesiyle Dini Liderlerin Mesajı

Ramazan Bayramı vesilesiyle Dini Liderlerin Mesajı

Ramazan Bayramı vesilesiyle, Kıbrıs’ın Hıristiyan dini liderleri, Sayın Müftü Talip Atalay ve gerek Kıbrıs’ta gerekse dünya çapında yaşayan tüm Kıbrıslı Türklere ve Müslümanlara mübarek bir bayram diler.

“Yüce Tanrı’nın inayeti, sizinle olsun ve tüm dualarınıza karşılık versin. Hasta, zayıf ve mazlumlar için duacıyız. O’nun Selameti kalplerinize yerleşsin ki barışı arayabilelim ve onun izinden gidebilelim.

Samimi dileklerimizi ve en iyi temennilerimizi sunuyoruz. Ramazan Bayramınız Mübarek Olsun! Bayramınız Kutlu Olsun! Eid Mubarak!”

 

II.Chrysostomos, Nova Justiniana ve Tüm Kıbrıs’ın Başpiskoposu
Khoren, Kıbrıs Ermeni Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu
Kıbrıs Maronit Başpiskoposluğu yönetimine geçici olarak atanan Sayın Sfeir
Kıbrıs Latin Patrik Vekili Muhterem Peder Jerzy Kraj

RTCYPP Basın Açıklaması 27.4.2021

RTCYPP Basın Açıklaması 27.4.2021

Kıbrıs Barış Sürecinin Dini Yolu’nu (RTCYPP) oluşturan Kıbrıs’ın Dini Liderleri, Kıbrıs barış sürecinin açmazını sonlandırmak ve adanın geleceğine yönelik diyalogu yeniden başlatmak üzere Cenevre’de bugün gerçekleşen toplantılar için en iyi dileklerini hep birlikte sunmakta ve onlar için duacı olmaktadır.

“Adanın her bir köşesinde bizler kiliseler ve camilerde Tanrı’nın affına sığınırken, komşumuz için dua ederken ve yeni bir yaşantı olasılığına inanırken, sizler Hıristiyan ve Müslümanlar açısından kutsal bir zaman olan Paskalya ve Ramazan döneminde bir araya geliyorsunuz.

Sizin görüşmelerinizi yakından takip ettiğimizden ve her adımınızda Yüce Tanrı’nın size yol göstermesi için dua edeceğimizden emin olabilirsiniz.

Onlarca yıl süren çatışmalar, güvensizlik, bölünme ve güvensizlik ortamının ardından Tanrı’nın size erdem ve hakikat yolunda yön göstermesi için duacıyız.

Sizi, adamızın yaşayan dini mirasına özel ilgi göstermeye ve on yıldır çözülmeyen Kıbrıs anlaşmazlığının bir sonucu olarak ibadet edenlerden ayrılmış olan ibadethanelerimize ve mezarlıklara erişim, bunları kullanma ve restore etme olasılığımızı geliştirmeye çağırıyoruz.

Din, siyasi mülahazalara göre bölünmemelidir. Hristiyanlar ve Müslümanlar adanın tamamına aittir ve Hristiyan ve Müslüman anıtlarının dini mirası yan yana, yüzlerce yıllık bir arada yaşama, karşılıklı saygı ve ortak alanın sembolüdür. Bu uygarlık işaretinin bizim neslimizle bitmemesini sağlamak hepimizin sorumluluğudur.

Anıların iyileşmesi, korkunun yerini alan güven ve gelişme umudu için topluluklarımız arasında artan işbirliği, diyalog ve empati içeren ortak bir yolculuğa çıkmanızı öneriyoruz. "

RTCYPP News 16.7.19

RTCYPP Ofisi direktörü, Uluslararası Din Özgürlüğü ödülünü kazandı 

ABD Dışişleri Bakanlığı, 16 Temmuz 2019 tarihinde yaptığı açıklamada, Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol Ofisi’nin İdari Direktörü Salpy Eskidjian’ın Uluslararası Din Özgürlüğü Ödülü’nü kazananlardan biri olduğunu açıkladı. 

ABD Dışişleri Bakanlığı açıklaması:

"17 Temmuz’da Dışişleri Bakanı Pompeo, Dışişleri Bakanlığı’nın ilk kez gerçekleştirdiği Uluslararası Din Özgürlüğü Ödülleri törenine ev sahipliği yapacak ve saat 18:00’de dünyanın dört bir yanından din özgürlüğü konusunda sıradışı savunucuları onurlandıracak. 

2019 yılında ödülü kazananların tam özgeçmişlerine şuradan ulaşmak mümkün olup, isimleri de aşağıda sıralanmaktadır:

  • Sudan’dan Mohamed Yosaif Abdalrahan gerek kendi yasal hizmet alanında gerekse kamuoyu nezdindeki hak savunuculuğunda Sudanlı dini azınlıkların haklarını savunmak üzere yorulmaksızın çabaladı. 
  • Nijerya’dan İmam Abubakar Abdullahi müdahalesi olmasaydı öldürülmek üzere olan başka bir dine mensup topluluğun üyelerini kurtarmak üzere kendi hayatını riske attı.  
  • Brezilya’dan Ivanir dos Santos dinler-arası diyalogu desteklemek, ayrımcılıkla mücadele etmek ve kırılgan grupların korunmasına yönelik mekanizmalar yaratmak üzere kapsamlı bir çalışma yürüttü.
  • Irak’tan William ve Pascale Warda hayatlarını Irak’ta dini özgürlük ve diğer insan hakları davalarını desteklemeye vakfettiler. 
  • Kıbrıs’tan Salpy Eskidjian Weiderud kendisini tamamen dini liderlerle, inanç temelli örgütlerle ve dini topluluklarla, din özgürlüğü dahil olmak üzere geniş bir yelpazeye yayılan meseleler üzerinde çalışmaya adadı. Kendisi ayrıca Kıbrıs / Lefkoşa’da bulunan İsveç Büyüklelçiliği’nin himayesi altında Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yol olarak bilinen ve daha önce benzeri görülmemiş bir barış inşası girişiminin mimarlarından ve kolaylaştırıcılarından biridir. 

Bu etkinlik, www.state.gov üzerinden canlı yayınlanacaktır ve etkinlik bir basın havuzu üzerinden haberleştirilecektir. 

Sizi, bu yılın ödüllerine dair sohbetleri izlemek üzere #IRFAwards ve Din Özgürlüğünün Geliştirilmesi Toplantısı’ndaki tartışmalar için #IRFMinisterial hashtaglerini takip etmeye davet ediyoruz. Basın talepleri için, şu adresle temas kurabilirsiniz: IRFMinisterialPress@state.gov 

Joint Greeting for Ramadan 5.6.19

Kıbrıs’taki Hristiyan Din Liderlerinin Ramazan Bayramı Mesajı 4 Haziran 2019

(Ingilizce orjinalinden çevrilmiş)

Ramazan Bayramı dolayısıyla bizler, Kıbrıs’taki Hristiyan Din Liderleri olarak, kardeşimiz Kıbrıs Müftüsü’ne, imamlara, Kıbrıs’taki ve tüm inanan Müslümanlara mübarek Ramazan Bayramı dileriz.

Ramazan’ın herkes için ruhu yüceltici olması için dua ediyoruz.Özellikle aramızda en savunmasız durumda olanlar için dua ediyoruz.

Tanrı’nın aydınlık ışığı tüm inananların yolunu aydınlatsın, affedilme, barış ve huzur tüm inananlarla olsun.

Ramazan Bayramınız kutlu olsun!

Yüce II.Chrysostomos
Nova Justiniana ve Tüm Kıbrıs Başpiskoposu

Ekselansları Yousef Soueif
Kıbrıs Maronit Kilisesi Başpiskoposu

Ekselansları Khoren Doghramadjian
Kıbrıs Ermeni Apostolik Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu 

Peder Jerzy Kraj, Latin Patrik Vekili

RTCYPP News 21.4.19

Sri Lanka’da Kiliselere ve Otellere düzenlenen Terör Saldırısına Kınama Mesajı.

Sri Lanka'da Pazar günü ibadetlerini yapmak üzere kiliselerinde bulunan Hıristiyanlara ve otellerde kalan insanlara karşı yapılan, 200'ün üzerinde masum insanın hayatını kaybettiği, yüzlercesinin yaralandığı, bizleri derinden üzen terör saldırılarını şahsım ve camiam adına şiddetle kınıyorum.

Dini, dili, ırkı, coğrafyası ne olursa olsun, kim tarafından kime karşı yapılırsa yapılsın, bu cinayetleri işleyenler, bir masumun katledilmesini alemin katledilmesi olarak tanımlayan inancımıza göre de tüm insanlığın katillleridirler. Görüntüde tarafı, rengi farklı gibi dursa da, daha geçtiğimiz ay Yeni Zelanda’da, bugün de Sri Lanka’da meydana gelen, geçmişte de bir çok acı örneğini gördüğümüz terör eylemlerinin ve teröristlerin özde aynı kirli emellere hizmet ettikleri aşikardır. Bu katiller, masum insanların canına, hem de en güvenli mekanlar olan ibadethaneler başta olmak üzere beklenmedik yerlerde kastederek en doğal insani nitelik ve ihtiyaç olan güveni ve umudu yok edip, uyguladıkları şiddetle evrensel düzlemde korku, nefret ve umutsuzluğu hakim kılmayı amaçlamaktadırlar.


İnançları, ırkları, ülkeleri farklı görünse de ortak nitelikleri özünde aynı olan bu teröristlerin beslendiği kaynakların kurutulması insanlığın geleceği için için elzemdir. Bu amaçla dünyanın her ülkesinde yetki sahibi her bir yetkilinin yanında, insan olarak her bir bireyin de sorumluluğunun farkında olarak, kime karşı olursa olsun benzer şiddet olayları ve nefret söylemine karşı aynı safta yer alması zorunludur. İnsanlık olarak, terör ve destekçilerine karşı kınama ve lanetleme tarzı sözlü tavrın ötesinde, Yeni Zelanda katliamı sonrasında gözlediğimiz, yüreklerimizdeki acıya bir parça melhem olan, umudumuzu çoğaltan ortak dayanışmanın, dünyanın her tarafındaki benzer terör eylemlerine karşı evrensel refleks olarak yaygınlaşıp yerleşmesine acil ihtiyacımız vardır. Terör ve teröre kaynaklık eden yaklaşımlara karşı durmadığımız, mücadelede etmediğimiz takdirde, kanına girilen her masumun katlinde, acı çeken her masumun acısında bizim de bir payımız olacağını, sessiz kalarak bu büyük günaha bir şekilde ortaklık etmiş sayılacağımızı ve bundan dolayı Allah katında hesaba çekileceğimizi unutmayalım.
Sri Lanka’da yüzlerce masum insanın ölmesine ve yaralanmasına neden olan bu menfur terör hadisesini bir kez daha lanetler, saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınlarına ve tüm Sri Lanka halkına şahsım ve camiam adına başsağlığı, yaralananlara acil şifalar dilerim.

Prof. Dr. Talip Atalay
Din İşleri Başkanı

Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü 2019

Dini ve Kültürel Mirastan Yararlanmak ve Onlara Erişim Hakkına Sahip olmak bir İnsan Hakkıdır

18 Nisan günü dünya, 1983 yılında UNESCO tarafından kabul edilen Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü’nü kutluyor. O zamandan beri 18 Nisan, kültürel mirası kutlamaya ve tanıtmaya yönelik bir gün olarak, kültürel mirasın çeşitliliği ve anlamı konusunda farkındalığı artırmak için bir fırsat sunmakta ve kültürel mirasın ne kadar kırılgan olduğunu ve korunmasının doğuracağı faydalar ve korunma ihtiyacını gözler önüne sermektedir.

Dinin yüzyıllar boyu kültürü şekillendirmede önemli bir rol oynadığı bir yerde, dini ve kültürel miras, birbirinden ayrı tutulamaz. Bu, dini mekanlar ve sitler için de özellikle geçerlidir. Kıbrıs’ta Hıristiyanlar ve Müslümanlar başta olmak üzere yüzyıllar öncesine dayanan, farklı inançların geleneklerine ait binlerce site ve dini anıt bulunmaktadır ve bunlar Kıbrıs’ın kimliğinin kendine has ve önemli bir kısmını temsil etmektedir. Bu anıtların ve sitlerin birçoğu ne yazık ki terk edilmiş, harap edilmiş, dönüştürülmüş, kapısına kilit vurulmuş veya erişim imkanı kalmamış haldedir. Çözülmemiş Kıbrıs sorununun mağdurları olarak, adadaki farklı topluluklar arasında derin bir acı ve güvensizlik sebebi olmaya devam etmektedirler. Öte yandan, sivil toplum ve dini toplulukların diyalog kurma ve dua ve ibadet yerlerine serbest erişime imkan verip bu mekanların temizlenmesi ve restore edilmesi doğrultusunda birlikte çalışma konusunda karşılıklı attıkları cesurca adımlar, uzlaşıya giden yolda dönüştürücü bir etkiye sahiptir.

Kültürel miras, barış inşası ve uzlaşı arasındaki bağlantıyı vurgulayan RTCYPP Ofisi, “bir insan hakkı olarak kültürel mirasa erişim ve bu mirastan yararlanma hakkının” önemini vurgulamaktadır. Bu hak, “bireyler ve grupların kültürel mirası bilme, anlama, içine girme, ziyaret etme, kullanma, bakımını sağlama, karşılıklı olarak kullanma ve geliştirmenin yanı sıra başkalarının kültürel mirasından da yararlanma hakkını” içermektedir. (Kültürel Miras konusunda Özel Raportör, 2017).

Dini anıt ve sitlerin, özellikle de farklı bir topluluk tarafından kendisine aitmiş gibi kabul edilenlerin, saygı görmesi demek, birbirinin değer ve kimliklerini kabul etmek demektir. Dini anıt ve sitlerin durumunun ele alınması ve bunlara erişimin sağlanması, sadece taşların restore edilmesiyle ilgili bir durum değildir. Bu, insan ruhunun eski haline getirilmesiyle ilgilidir. Bu, sosyal etkileşime izin verilmesi, farklı belleklerin, tarihlerin ve geçmişin paylaşılıp kabullenilmesine ve birbirinin dini mirasına değer vermek suretiyle birbirine kol kanat gerilmesiyle ilgili bir durumdur. İki etnik topluluktan ibaret olmayan ve bir dizi kimlikle nitelendirilen bir adada, barışçıl bir şekilde bir arada yaşamak için farklı esasları anlamak ve bunlara saygı göstermek gerekmektedir.

#InternationalDayofMonumentsandSites2019 #IDMS2019 #Faith4Rights @UNESCO

Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü 2019 

Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü 2019 

Dini ve Kültürel Mirastan Yararlanmak ve Onlara Erişim Hakkına Sahip olmak bir İnsan Hakkıdır

18 Nisan günü dünya, 1983 yılında UNESCO tarafından kabul edilen Uluslararası Anıtlar ve Sitler Günü’nü kutluyor. O zamandan beri 18 Nisan, kültürel mirası kutlamaya ve tanıtmaya yönelik bir gün olarak, kültürel mirasın çeşitliliği ve anlamı konusunda farkındalığı artırmak için bir fırsat sunmakta ve kültürel mirasın ne kadar kırılgan olduğunu ve korunmasının doğuracağı faydalar ve korunma ihtiyacını gözler önüne sermektedir.

Dinin yüzyıllar boyu kültürü şekillendirmede önemli bir rol oynadığı bir yerde, dini ve kültürel miras, birbirinden ayrı tutulamaz. Bu, dini mekanlar ve sitler için de özellikle geçerlidir. Kıbrıs’ta Hıristiyanlar ve Müslümanlar başta olmak üzere yüzyıllar öncesine dayanan, farklı inançların geleneklerine ait binlerce site ve dini anıt bulunmaktadır ve bunlar Kıbrıs’ın kimliğinin kendine has ve önemli bir kısmını temsil etmektedir. Bu anıtların ve sitlerin birçoğu ne yazık ki terk edilmiş, harap edilmiş, dönüştürülmüş, kapısına kilit vurulmuş veya erişim imkanı kalmamış haldedir. Çözülmemiş Kıbrıs sorununun mağdurları olarak, adadaki farklı topluluklar arasında derin bir acı ve güvensizlik sebebi olmaya devam etmektedirler. Öte yandan, sivil toplum ve dini toplulukların diyalog kurma ve dua ve ibadet yerlerine serbest erişime imkan verip bu mekanların temizlenmesi ve restore edilmesi doğrultusunda birlikte çalışma konusunda karşılıklı attıkları cesurca adımlar, uzlaşıya giden yolda dönüştürücü bir etkiye sahiptir.

Kültürel miras, barış inşası ve uzlaşı arasındaki bağlantıyı vurgulayan RTCYPP Ofisi, “bir insan hakkı olarak kültürel mirasa erişim ve bu mirastan yararlanma hakkının” önemini vurgulamaktadır. Bu hak, “bireyler ve grupların kültürel mirası bilme, anlama, içine girme, ziyaret etme, kullanma, bakımını sağlama, karşılıklı olarak kullanma ve geliştirmenin yanı sıra başkalarının kültürel mirasından da yararlanma hakkını” içermektedir. (Kültürel Miras konusunda Özel Raportör, 2017).

Dini anıt ve sitlerin, özellikle de farklı bir topluluk tarafından kendisine aitmiş gibi kabul edilenlerin, saygı görmesi demek, birbirinin değer ve kimliklerini kabul etmek demektir. Dini anıt ve sitlerin durumunun ele alınması ve bunlara erişimin sağlanması, sadece taşların restore edilmesiyle ilgili bir durum değildir. Bu, insan ruhunun eski haline getirilmesiyle ilgilidir. Bu, sosyal etkileşime izin verilmesi, farklı belleklerin, tarihlerin ve geçmişin paylaşılıp kabullenilmesine ve birbirinin dini mirasına değer vermek suretiyle birbirine kol kanat gerilmesiyle ilgili bir durumdur. İki etnik topluluktan ibaret olmayan ve bir dizi kimlikle nitelendirilen bir adada, barışçıl bir şekilde bir arada yaşamak için farklı esasları anlamak ve bunlara saygı göstermek gerekmektedir.

#InternationalDayofMonumentsandSites2019 #IDMS2019 #Faith4Rights @UNESCO

Press Release 27.6.17 TR

Ramazan Bayramı vesilesiyle Hala Sultan Tekkesi’ne Dokuzuncu Kutsal Ziyaret

Ramazan Bayramı vesilesiyle, 27 Haziran 2017 tarihinde bölünmüş Kıbrıs adasında tampon bölgeyi normal şartlarda geçemeyen Türk kökenli 900 mümin için Kıbrıs Müftüsü organizasyonu ve liderliğinde kutsal bir ziyaret gerçekleştirildi.

Kıbrıs Kilisesi'nin başı Sayın Başpiskopos Chrysostomos II temsilcisi, Aziz Barnabas Manastırı Baş Papazı Sayın Ioannis Ioannou aracılığıyla Kıbrıs Müftüsü'ne barış ve esenlik dileklerini yolladı. Peder Ioannis'e, Latin Patrik Vekili ve Kıbrıs Apostolik Kilisesi’nin temsilcisi Sayın Peder Jerzy Kraj da eşlik etti. Her iki din adamı da Ramazan bayramı vesilesiyle Kıbrıs'ta yaşayan Müslümanlara en iyi dileklerini ilettiler. Peder Sayın Ioannis Ioannou, ayin sonunda şunları kaydetti: “Hıristiyan ve Müslümanların bir kez daha birbirlerinin geleneklerini ve bayramlarını bilebileceği ve geçmişte olduğu gibi onları birlikte kutlayabilecekleri bir Kıbrıs için dua ediyoruz”.

Sayın Müftü ve o anda hazır bulunan hacılar, güzel dileklerini ifade etmek için gelen Hıristiyan dini liderleri ve RTCYPP Ofisi'ni sıcak bir şekilde ağırladılar. Sayın Müftü Talip Atalay, “Bugün hem bir taahhütte bulunduğumuz hem de son derece müteşekkir olduğumuz dini liderler diyalogu ve işbirliğinin meyvelerinden biridir," dedi RTCYPP Ofisi İdari Koordinatörü ve Kıbrıs'taki dini liderlerin diyalogunun ana kolaylaştırıcısı olan Salpy Eskidjian ise şunları kaydetti, “RTCYPP'yi başlatmadan önce Kıbrıs'ın dini liderleri on yıllardır bir araya gelmemişlerdi ve birbirlerini tanımıyorlardı. Şimdiyse birbirlerine "kardeşim" diye hitap eder oldular ve birbirine destek veriyorlar. Bugün buradaki bir arada oluş sayesinde Kıbrıs'ın dini liderleri ve hacılar, Kıbrıs'ta yaşayan Müslüman ve Hıristiyanların dini özgürlüklere ve birbirlerine saygı gösterdikleri ve eğer kendilerine bir şans verilirse bir arada yaşayabilecekleri şeklinde pozitif bir mesaj da verdiler." Kıbrıs'ın Ermeni ve Maruni Kiliseleri'nin başpiskoposları da RTCYPP Ofisi aracılığıyla Bayram için destek mesajlarını verdiler ve en iyi dileklerini ilettiler.

Hala Sultan Tekkesi’ne yapılan kutsal ziyaret, Kıbrıs’ın dini liderleri olan Kıbrıs Kilisesi’nden Sayın Başpiskopos II. Chrysostomos ve Kıbrıs Müftüsü Sayın Dr. Talip Atalay arasında daha önce eşi bir örneği görülmemiş bir anlaşmanın sonucudur. İsveç Büyükelçiliği’nin himayesi altında Kıbrıs Barış Sürecinin Dini Ayağı (RTCYPP) çerçevesinde 2014 yılında anlaşmaya varılmış ve Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Sayın Kasoulides’in tam desteği alınmıştır.

Kıbrıs Müftüsü’nün organize ettiği kutsal ziyaretler, RTCYPP Ofisi tarafından koordine edilmekte ve UNFICYP (Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü) tarafından kolaylaştırılmaktadır. Bu, 2014 yılından beri söz konusu çerçeve anlaşma dahilindeki dokuzuncu kutsal ziyarettir.

Turkish translation of English press release

Press Release 5.10.17 TR

İşbirliği ve Birlikte Yaşam Köprüleri Kurmak İçin Birbirinin Dilini Öğrenmek

Kıbrıs’ta dini aktörlerin, din adamlarına ve laiklere ilk kez Yunanca ve Türkçe öğrenmeleri için fırsat sunan yeni ortak projesi, RTCYPP Ofisi tarafından 5 Ekim 2017'de Dayanışma Evi’nde başlatılacak.

Dil Kursuna giriş dersi, RTPYPP içinde faal olan Yunan Ortodoks, Müslüman, Ermeni Ortodoks, Maronit ve Latin Katolik inanç cemaatlerinden Kıbrıs'ın ilgili dini aktörleri tarafından isimleri verilen toplam 20 papaz, imam, rahibe velaik kişiler için verilecek.

Yunanca ve Türkçe sınıfları, haftalık ve eş zamanlı yapılacak. RTCYPP Ofisi’nin ev sahipliğinde düzenlenen kurslarda, katılımcıların birbirlerini tanıma ve öğrendiklerini uygulama fırsatı bulacağı ortak bir zaman da yer alacak.

İsveç Büyükelçisi Anna Olsson Vrang“Diğer toplumun dilini öğrenmek ve konuşmak, bölünmüş bir ülkedeköprü inşası için somut bir önkoşul olabilir" dedi.

"Kıbrıs barış görüşmelerindeki mevcut duruma rağmen, İsveç Elçiliği himayesindeki RTCYPP Ofisi’nin manevi ve maddi desteğimiz sayesinde böylesine önemli bir somut adım atmasından dolayı memnuniyet duyuyoruz”.

RTCYPP Ofisi Koordinatörü Salpy Eskidjian, "Kıbrıs'ın dini liderleri, onlarca yıldır bölünmüş olan bu adada birarada yaşam ve barış arayışı için birbirlerinin ana dilinde iletişim kurmayı öğrenme konusunun son derece önemli olduğu yönünde aynı fikirdedirler ve RTCYPP'nin bu yeni, heyecan verici girişimine tam destek veriyorlar" dedi. " Dini liderlerin de rızasını alan Dil Kursu’nun daha fazla papazın, imamın, rahibenin ve aynı zamanda laik kadın ve erkeklerin veya diyalog, işbirliği ve birarada yaşama inanan inanç topluluklarının, çemberin ve çabalarımızın genişletilmesine yardımcı olacağını umuyoruz.

Pilot proje, Kıbrıs'taki dini liderlerin tam destek ve onayını takiben, RTCYPP Ofisi tarafından başlatılmakta, organize edilmekte ve finanse edilmektedir. Büyükelçi Olsson Vang, Dil Kursunu açarak, katılımcıları karşılayacak. RTCYPP Ofisi, Kıbrıs'taki dini liderlerin Kıbrıs'taki güven ve barış inşasına olumlu katkıda bulunmayı amaçlayan ortak girişimleri teşvik etmektedir.

Turkish translation of English press release

Press Release 16.11.17 TR

Kıbrıs'ın Dini Liderleri Uluslararası Hoşgörü Günü’nde Buluştu

Kıbrıs Barış Sürecinde Dini Yolu Ofisi’nin (RTCYPP) üst düzey toplantısı, 16 Kasım 2017'de Uluslararası Hoşgörü Günü’nün 22’inci yıldönümü ile örtüşerek gerçekleşti. Toplantı, İsveç’in Kıbrıs Büyükelçisi Sayın Anna Olsson Vrang'ın ev sahipliğinde Lefkoşa'daki ikametgâhında yer aldı.

Toplantıda Ekselansları Kıbrıs Kilisesi Başpiskoposu Hrisostomos II, Ekselansları Müftü Talip Atalay, Ekselansları Kıbrıs Ermeni Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Khoren Doghramadjian, Latin Patrik Vekili ve Kıbrıs Apostolik Kilisesi’nin temsilcisi Peder Jerzy Kraj ve Papaz Ibrahim Khita ile Ekselansları Kıbrıs Maronit Kilisesi Başpiskoposu Soueif hazır bulundu.

Büyükelçi Olsson Vrang, “Bugünkü dini liderler toplantısı Uluslararası Hoşgörü Günü’ne denk geldi. Liderlerin insan hakları, barış ve uzlaşı için birlikte çalışmaya olan bağlılığı, bugünün ruhunun, yani evrensel değerler olan karşılıklı saygı ve hoşgörünün bir kanıtıdır. Bu bağlamda, cesaret ve liderliklerinden etkilendim ve başkalarına ilham kaynağı olmasını diliyorum” dedi.

Dini liderler, farklıklarına rağmen diyalog ve işbirliğine olan bağıllıklarının teyidiyle "Kıbrıs’ta din, dil, kültür ve etnik köken çeşitliliğinin çatışmanın bahanesi değil, hepsini zenginleştiren bir hazine" olacağını gösterdi.

Dini liderler, Kıbrıs'ın dini mirası ve Kıbrıs'taki dini özgürlük ile ilgili son gelişmeleri ve yılın geri kalan dönemi için ortak planları tartıştılar.

Kıbrıs'taki tüm ibadet ve dini miras yerlerine saygı gösterilmesi, izin verilen bu yerlerin doğru kullanımı ve restorasyonu için siyasi liderliğe müdahale etmeye devam etmeleri yönündeki taleplerini tekrarladılar.

Toplantıdan önce dini liderler, BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi, UNFICYP Başkanı Elizabeth Spehar ile birlikte Yeşil Hattı ziyaret ettiler.

Dini liderler, ziyareti memnuniyetle karşıladılar ve BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi’nin ortak barış inşa etme çabalarına olan ilgi ve desteğinden dolayı takdirlerini yinelediler.

Ziyaret, dini liderlere tarihi St Jacob ve St George kiliseleri yanında, diğerlerini de görme fırsatı sağladı. Dini liderler, iki kilisenin trajik durumu ve güçlendirilmesiyle ilgili İsveç Büyükelçiliği himayesindeki ortak çabalarına rağmen, acil eylem eksikliğinden dolayı üzüntülerini dile getirdi. 

Turkish translation of English press release.